ladesim lades olsun, türkiye çöl olmadan..

Monday, July 16, 2007


Thursday, July 05, 2007

çıksalın

tıklama demokrasisi istiyorlar.
tıklayarak taleplerini ve önerilerini dile getirmek istiridye.
müthiş bir tembellik ve üşengeçlikle farelerinin sağ klikinden çıkacak tıxesini.
tıklayan demokrasilerinde her bir klikle kaybedilecek kaloriyi hesaplarken
gerçekten kalori kaybediyorlar.
bunların hepsini şimdiki zamanda ederler.

oy vermek için tıklayorlar
seçmen kütüğüne yaş kütüğüne ağaç kütüğüne
fare zehri enjekte edip bayıltan
ama öldürmeyen süründürmeyen kendi halinde seyrülsefer içinde
sadece farenin sağ klik sesiyle
sanki sol klikten ayırt edebilecekmiş gibi
gerizekalı bir ukalalık peşinde
hey kid'i

yumru yumru patatesler
alıp tartsan 300 gramdırlar
kütüklerle aynı renkte bu sebze
seçmen kütüğü kadar oldu kafam
seçimsiz birşeyler yazmasam ölürdüm.
cümlenin cümleye hatrı varsa
şu anda yerinde değil, bir toplantıdadır.
gelince iletirim, şu anda yarı iletkenim.
önümüzdeki hafta yurtdışında ülkemi temsil edeceğimden
sizlerin oy vereceği bu platformlarda olamayacağım.
ilk akla gelen seçim ekonomisi ile tüm bir halka cimrilik edip
nemalandırmadan göçeceğim.
yurtdışına çıkarken kendimi götürmeyeceğim.
peki o zaman kim gidecek?
lütfen kimin gideceğini öğrenmek için tıklayın.
sizin tıklamanızı sağlayacak kadar iyi bir bilgisayar bilgim yok.
her önüme gelen cümleyi mavi hale getirip
linkleştiremiyorum.
linki türkçeleştirebiliyorum fakat.
ama linki türkçeleştirdiysek, bunda sizin de emeğiniz var.
beni buna siz zorladınız, port 1 ford 1 mach 3
suadiye erenköy arabalar ve eski evler.
istasyon, demirler, alt geçit, semt pazarı
kelimelerinin tamamına link verip, anadolu yakası huzuru yazabilirdim.
anadolu yakası hüznü ve 1. olağan kendi halinde sümsük genel kurulu da yazabilirdim.
ve tabiki bütün bunlar kişiseldir.
okuyunca 3. kişilere çok şey ifade ettiği gibi
okuyunca okuyucuyu boğan, sıkan, derdest edenlerine de rastlanmacellan.
son okuduğum kelimeye gittiniz mi büyük sürprizler sunuyor
ama sen kelimelerini mühürlemişsin anam
ağzına da çuval geçirmişsin
bak işte her şey seçmen kütüğü gibi
devletin aparatlarını taşıması için çuvallar var.
bu çuvallar kesin çorumdaki bir fabrikada üretiliyordur
dedi sepp blatter
askere sevgilisini gönderen sepp, duygusal anların adamı
her genel kurulda ağlayan mağrur başkan
ve başkan soyları, hepiniz duygulanıp ağlıyorsunuz öyle mi?
sandıktan siz çıkıyorsunuz hep, çeyiz sandığına da bekliyoruz.
sadece bizim çeyiz sandığımıza başkanlık yapın istiyoruz
gözlerinizden öperiz o zaman.
bence başkanlar halka yakın olmalı
aramızda, hatta çeyiz sandıklarımızın içinde olmalı.
konunun sürekli ve bilinçsiz bir sakillikle seçmen kütüğüne gelmesi
dehşetli bir grip geçireceğimin sinyallerini verdi.
selim sinyallerini verdi trafiğe çıktık
şimdi bunla nasıl sürat yapıyoruz samsun yolunda anlatamam.
seçim kütüğü.

içimden sürekli seçim kütüğünün köşesini ısırmak geçiyor.
ama önce seçim kütüğü demekten vazgeçmem gerekiyor.
sonsuzlukta tüm beşerlerin ide ettikleri kutsal seçim kütüğü formunu yakalamak adına;

3 defa;

sega
sega
sega