ladesim lades olsun, türkiye çöl olmadan..

Wednesday, April 09, 2008

Gerçek

Elime kıymık battı. Plazanın içinde, palazlanmış saksı bitkisinden büyük bir hayat şevkiyle fırlamış, süper bir kıymık. Onun bana batması, güneşin her gün batması gibi, bir farkı yok. Güneş misyonunu tamamlarken, kıymık da görevini benim elime batarak tamamlıyor.

Fakat en son ne zaman kıymıklar üzerine düşündüğümü, ya da bir örnek olay yaşadığımı hatırlamıyorum. Bu yüzden saksıyı ve içindeki hayat şevkli bitkiyi suçladım. Suçlu olan benim, aynı gün hem bir bitkiyi sevdim, ki tamamen gerizekalılar için dizayn eilmiş bir eylemdir, hem de plazanın içinde üşüyorum diye odun kırmaya kalktım. Alt katta, asansörün yanındaki ağacı sökerken battı kıymık.. Kana karışıp yürüyen cinsinden olduğunu söyledi Genel Müdürüm Romina Power ve ben gerçekten kırılıp ufalanıp bir çay bisküvisi olmak istedim.

Hayret doğrusu; bugün ne istersem oluyor. Çaya ufalanan bir bisküviyim şimdi ve elimde kıymık acısından eser yok.
Fakat bu olayın bana öğrettiği başka bir şey var. Eline kıymık batsa da hayatından memnun ol, zira bir bisküviyken hayat hiç de eğlenceli değil. Ufiyolisi..

0 Comments:

Post a Comment

<< Home