ladesim lades olsun, türkiye çöl olmadan..

Thursday, June 14, 2007

Ertuğrul Özkök girdi içime.. (iki noktaya gel)

İş çıkışı..
Metrocity’e gittiniz, hayırlı bir hediye alıp hayırlı bir evlat olmak için..
Babalar günü zira..
Gün sıcak, gergin, haziran, plazantirik..
Metro boğucu, klimalar çalışmıyor..
Metrocity girişi, bir sürü insan işten çıkmış bok varmış gibi koşuyor buraya
Güvenlikte sıraya girdiniz,
Cebinizde anahtarlık, mp3 player, çoğu 10 kuruşluk 43 tane madeni para var.
Siz de bir gariplik yok gariplik şu teyzede
Cebinden rende çıkartıyor, çantasındaki jantı yuvarlanmadanöten aletin dışına koyuyor, elinde mıknatıslı vibratör
Herkesin tek tek döküldüğü bir yer burası..
Günahlarını kapıda bırakıyor gibi hissediyorsun..

Ve nihayet ucubik grotesk deli saçması teyzelerin ardından sıra bana geliyor..
Babama hediye alacağım..
Balara günü zira..
Bırakıyorum anahtarlığımı, imza sirkülerimi, mp3 playerı, bozukluklarımı
Güvenliğin suratına bakıyorum..
Bir aferin bekliyorum belki..
Bir takdir et diyorum içimden..
Bu kadar zahmete girdim, bir teşekkür et be adam..
Ama adam duvar gibi, ama adam acele et diyor..
Acele et tüketici, toplama kampı mı lan burası yoksa?
Üzerime de tutuyor dedektörü ve tüm kontroller bitiyor
Ama benim umudum bitmiyor..
Zira bana teşekkür etmeyen bu duvar güvenliğin ardından
Biri oradan kopup gelecek ve bana çok teşekkür ederiz;
İşte bu da sizin ödülünüz buyurun diyecek..
Ötmediniz, zaten daha önce de hiö ötmediniz..
Siz iyi bir insansınız!
Normal bir vatandaş olduğunuz için, verginizi verdiiğiniz
Ve askerliğinizi yaptığınız için de 1000 mil yaşam puanı vereceğiz diyecekler..
Bu yaşam puanlarıyla hiç yorulmadan yürüyebileceksiniz caddeleri sokakları..
Diyecekler..
Dün Burcu’ya da dedim bunu, o da düşünmüş meğersem

0 Comments:

Post a Comment

<< Home