ladesim lades olsun, türkiye çöl olmadan..

Sunday, December 24, 2006

itü

tam bir pazar günüydü.. net.. bir de neden yaptığıma bir türlü anlam veredeğim bir sınava girdim, müfettiş yardımcılığı sınavına. rahat battı sanırım, para kazanma dürtüsü gözümü döndürdü, başımı indirdi ve daha bir sürü şey.

500t'ye sabahın 8 buçuğunda binilir de, depresyona girilmez mi? havada allahsız bir yağmur ve kapşon takmaya zorlayan bir dürtme hasılsa hele? otobüsün içi sanayi mahallesigibi kokuyordu. kulağımda 2 haftalık circuit breaker ile sünmüş bir melodinin izini sürüyordum. hazan mevsiminde aşkın karnıbahar hazımsızlığında iç geçirmelerinde boğuluyordum. hayır ulan hayır! kokudan boğuluyordum, muhtemelen hazan mevsiminde aşk ne lan diyecek yanımda oturan kişi, yine takriben 2 haftadır yıkanmıyordu! yıkanın ey halkım..

4leventte indim.. her gün geldiğim yer, pazar günleri daha gıcık. 4 levent aldı bindirdi tahtıravalliye, götürüyor. ben öyle sanmışım. minibüsçüye itüde indir bu maç için kayseriden geliyorum ben dedim. iyi tamam dedi. adamın oturduğu koltuğun arkasındayım. 2 defa da dürttüm, geldik mi hacı dedim. neyse maslağı biraz geçtik. bu yarım ağız ütüsü olan var mı gibi bişi dedi, ben de nası ve niye güvendiysem buna itü demeye çalışmıyor heralde dedim. yola devam ettik. fena halde istinyeye doğru indiğimizi fark etitğim anda, itüyü geçtik mi dedim. e ben dedim ya ütüsü olan var mı gibi bi lafı yineleme gafletinde bulundu. eben dedim, ebeni de al ve sür arabayı ama önce beni indir dedim. cıkcıklarla bıkbıklarla indim karşıya geçtim. gelen ilk minübüse beni itüde indir ama unutma dedim. unutmam ben dedi. görüşürüz dedim. az daha unutuyordu, çok uzattım.

neyse itünün güvenliğinin önündeyim, onlar da bi alem çıktı. elektronik fakültesi nerde dedim, dön soldan ilk bina dediler. döndüm soldan ilk bina mustafa inan kütüphanesi, o sırada da film çekiyolar adamlar. indim daha da aşağıya, hızır gibi bi amca geldi, şahane tarfi etti yeri. elleriniz dert görmesin, allah tuttuğunuzu altın etsin diyorum adama, kendimi stv'deki dizi mağdurları gibi hissediyorum. sonradan sorgu suale falan çekerlerse prim yapayım diye. saati 9:55 ettim bu arada, içeri girdim. sınav salonunu buldum. bi tane gıcık isnan kaynakçısı vırır konuşuyordu. istediğniz sorudan başlayın, bilemediğini geçin, vakit kaybetmeyin diyordu. fesüphanalallah çektim seslice, son zmanalarda volümü ayarlıyamıyorum kuzen bilir bunu, baya bi sesli çıktı ki adam cevap kağıdıma not aldı, kişilik envanterine eksi not verdi. şaka ya şaka, yok ciddi..

yine slak saçma genel kültür soruları çözdüm ama itiraf edeyim bayılıyorum ben bunlara.. zaman akarşı yarışıyosun dam sana 10 dakika veriyo sonra gözünü bozacak ne kadar şekil varsa, bakarken bakarken helezonal sendrom geçiriyosun. çizgifilm gözlü bi adam oluyosun. tip itibariyle tipitipe benzediğim için çokyakıştı bana da.

sınav bittiğinde eve gittim ve gerekli açıklamaları yaptım. ayrıca burcuyla konuştum haberler iyi..

0 Comments:

Post a Comment

<< Home